Sayfalar

4 Kasım 2012 Pazar

PARANOİD BOZUKLUK


Belirgin duygulanım ve düşünce bozukluğu olmadan, daha ziyade sanrı düzeyinde şüphelerle karakterize, ciddi bir ruhsal bozukluktur. Başkalarını sürekli tehdit olarak algılayan, öfkeli ve gergin kişilerdir. Psikiyatrik ihtiyacı olan ama bunu fark etmeyen bu tür hastalar, yardım almak istemezler. Kabul etse bile sorunun kaynağının kesinlikle başkaları olduğunu savunurlar. Zaten kendilerine yardım etmek isteyenlere de güvenmezler.

Yaşam öyküleri reddedilme, alay edilme, horlanma, dışlanma, sevilmeme gibi olumsuz yaşantılarla doludur. Genellikle kendilerinden beklentileri çok yüksektir ancak bunları gerçekleştirebilecek beceri, kararlılık ve cesaretten yoksundurlar. Başkalarından kötülük görecekleri şeklindeki sanrıların yanı sıra, kıskançlık ve aldatılma korkuları ve sanrılarına çok sık rastlanır. Bu yüzden ülkemizde her yıl paranoid erkekler tarafından yüzlerce kadın öldürülür.

En önemli sorunları güvensizliktir. Kendilerine hiç güvenmedikleri ve genellikle kendilerini sevmedikleri için, başkalarına da asla güvenmez ve sevilebileceklerine hiç inanmazlar. Bu yüzden de her ilişkide aldatılmayı, kandırılmayı bekler ve bilmeden karşı tarafı neredeyse bu yolda teşvik ederler. 

Genellikle içleri hep öfke doludur ve bu öfkeyi kolaylıkla yakın ilişki içinde oldukları kişiye çok sevseler bile, yansıtırlar. Bu da ilişkileri bozar ve hep çok korktukları terk edilmeyle karşı karşıya gelirler. Halbuki terk edilme onların hem sürekli korkuyla bekledikleri, hem de asla tahammül edemedikleri bir sondur.

Diğer davranışları şizofrenler kadar garip ve tuhaf değildir. Nedeni bilinmemektedir. Genetik ve biyolojik etkenlerin rolü kanıtlanamamıştır. Göçmenler, azınlıklar ve işitme engellilerde daha sık görülmektedir. Aile ilişkilerinde tutarsız, katı, duygusuz ve soğuk olmaları dikkat çekicidir.


PSİKOZLARDA TEDAVİLER

Psikozlarda kullanılan tedavi yöntemleri içinde en başarılı olanları elektroşok tedavisi ve ilaçlardır. Akut psikozlar "antipsikotik" adı verilen ilaçlarla tedavi edilir. Nöbetlerin sık tekrarladığı psikozlarda vücutta depolanan ve yaklaşık ayda bir kez yapılan bir ampuller iyi sonuç verir. İlaç tedavisi öncelikle aktif dönemde görülen sanrılar, varsanılar ve psikomotor kamçılanma, saldırganlık atakları gibi ağır belirtileri yatıştırmakta oldukça etkilidir.

Psikoterapilerin şizofrenin seyrinde köklü değişikliklere yol açabileceği konusu kuşkuludur. Asıl tedavi modeli doktor kontrolünde ilacı düzgün kullanmaktır. Eğer akut dönemde kendisine ve başkalarına zararlı olabilme potansiyeli taşıyorsa, bu hastaların hastanede yatarak tedavisi zorunludur. Psikotiklerin tedavisinde aile bireylerine taşıyabilecekleri kadar sorumluluk vermek ve onlarla iş birliği içinde olmak son derece yararlı sonuçlar verir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder