Sayfalar

8 Ocak 2013 Salı

Sınav kaygısıyla nasıl baş edebilirim?


 Sınav kaygısıyla nasıl baş edebilirim?

Sınav kaygısı en yalın tanımıyla beklenen sınavlardan kaynak­lanan stresin doğurduğu kar­maşık fizyolojik ve psikolojik tepkilerdir.Uzun bir süredir sı­nava hazırlanıyor ve sınavın yaklaşmasıyla beraber, gözle görülebilir bir endişe hali ya­şıyor olabilirsiniz.
Uykuya dalmakta güçlük çeki­yor olabilir, yemek yiyememek­ten, iştahınızın azlığından şika­yet ediyor olabilir, hayattan al­dınız zevkte bir azalma hissedi­yor olabilirsiniz.
Peki nedir bizi böylesine kaygılandıran, iştahı­nızı azaltan, uykunuzu bozan, hayattan aldığımızı zevki azal­tan şey. Korku mu kaygı mı? Bu soruların cevabını verebilmek için öncelikle bu iki kavramı açıklamak gerekecektir.
Korku gerçekleşmesi duru­munda bizde fiziksel bir sorun yaratacak olan durumlardır. Örneğin köpekten korkarız çünkü bizi ısırması fiziksel bir rahatsızlığa neden olur.
Kaygı ise korkulmayacak, biz­de aslında çok büyük fiziksel bir hasar meydana getirmeyecek bir durumdur. Örneğin üniver­site sınavı sadece bir sınavdır.
Bize fiziksel olarak bir zarar verir mi? Onu korkunç hale, kaygı duyulacak hale getiren bizleriz. Bizim o sınava bakış açımız.
 SINAV KAYGISI NASIL TANINIR?
Bir sınava girmeden günlerce önce sınavı başarıp başaramayacağınız kaygısı beynini­zi aşırı meşgul ediyorsa ve yo­ğun bir kaygı hissediyorsanız üstelik bu kaygı sizi gündelik işinizi bozuyorsa, uykularınızı, yeme duyunuzu etkiliyorsa, neredeyse başka bir şey dü­şünmüyorsanız sınav kaygı­sına adaysınız demektir.
Sı­nav ertesi gün, uyku tutmu­yorsa, sınav saati ecel gibi yaklaşıyorsa, sınava girer­ken eliniz ayağınız titreyip soğuk terlemeye başladıysanız. Bir de sınavda beyni­niz zonkluyor, sınav kağıdını açmaya cesaret edemiyor, soruları heyecandan okuyamıyorsanız yoğun bir sınav kaygınız var demektir.
 SINAV KAYGISININ BELİRTİLERİ
  • Kalp atışlarında hızlanma ve çarpıntı.
  • Hızlı nefes alıp verme.
  • Gerginlik ve sinirlilik hali.
  • Terleme veya titreme.
  • Dilin,damağın kuruması.
  • Mide şikâyetleri.
  • Bağırsak hareketlerinde değişme(ishal, kabızlık)
  • Baş ağrısı, huzursuzluk,uy­ku, kâbus görme.
  • Konsantrasyon bozukluğu.
  • Kaygı ve korku ifadeleri içe­ren düşünceler.
  • Ortamdan uzaklaşmak iste­me.
  • Yorgunluk belirtileri
  • Yeme alışkanlıklarında de­ğişme.
Korkulmaması gereken bir du­rumdan korkmak ya da kaygı duyulmaması gereken bir olay­dan kaygılanmak bizim normal olmadığımızı göstermez. Aksi­ne kaygı bizim için belirli oranda gerekli olan bir şey. Çünkü eğer az miktarda kaygı duymuyor­sak, sınav bizi heyecanlandır- mıyorsa onu yeteri kadar iste­miyoruz demektir.
Çünkü bizi hedefimize çeken, yönlendiren, bize, itici güç ve­ren bu kaygıdır.Öyleyse şunu söyleyebiliriz ki sınav kaygısı belirli oranda olduğunda bize fayda sağlayan, başarılı olma­mız için bizi kamçılayan bir ol­gudur. Sınav kaygısı yaşama­yan insanlar ya programlı ça­lışmışlar, kendilerine güvenle­ri tam, sınavı ölüm kalım sava­şı durumuna getirmemiş in­sanlardır, ya da derslerine hiç çalışmamış sınavdan beklen­tisi olmayan kişilerdir.
 KAYGININ NEDENLERİ
Kaygının kaynağını belirle­mek, giderilmesi açısından çok önemlidir. Çünkü öncelik­le ne ile mücadele edileceği bilinmeli, kaygının nedeni ta­nınmalıdır.
1 .Ailelerin Yaklaşımları:
Eğer aile, çocuğa karşı aşırı korumacı bir yaklaşım tarzı sergiliyorsa; her şeyi onun a­dına onun için düşünüp, her şeye onun yerine karar veri­yorsa, çocuğun kendine gü­veni gelişmeyebilir.
Dolayısıyla da sınavlarla kar­şı karşıya kalan çocuk, kendi­ne güveni olmamasından do­layı başarısızlık endişesi ya­şayabilir
2,Beklentiler:
"Bunu mutlaka başarmalısın. Başarılı olacağını biliyoruz. Bizi mahcup etme. Kazanman gerekir. Kazanacağını bi­liyoruz." şeklindeki yak­laşımlar, çok sık tekrarlanırsa, öğrenci kendini bir kuşatıl­mışlık altında hissedecek; mutlaka başarmak zorunda olduğuna inanmaya başlaya­caktır. Bu arada 'Ya başara­mazsam?" düşüncesi devre­ye girecektir.
Ayrıca yakın akraba ve arka­daş çevresi, öğretmenler ve özellikle de ailenin öğrenci­den beklentileriyle öğrenci­nin kendi beklentileri uyuş­mazsa öğrencide kaygı olu­şabilir
3.Yararsız(olumsuz)Düşünceler:
Çalışma sürecinde bir zor­lukla karşılaştıklarında, de­neme sınavlarında birkaç başarısız sonuç aldıkların­da, bazı öğrenme sorunları yaşadıklarında hemen olum­suz düşünmeye başlar ve: "Ben bunu başaramam. Za­ten okuduklarımdan da hiç bir şey anlamıyorum. Geri zekâlı mıyım ne? Yanlışım çok çıkıyor. Bıktım usandım. Ne zaman her şey istediğim gibi gidecek?" benzeri olum­suz düşüncelere kendilerini kaptırırlar.
4.Yaşanmış Başarısızlıklar:
Birdeneme sınavı başarısız­lığı, okul derslerinde bütün­lemeye kalması, başarısız notlar alması gibi yaşanan durumlar böyle bir kaygıya neden olabilir. Çünkü öğ­renci "Ya aynısı olursa, ya yine benzer bir durumla kar­şılaşırsam?" gibi düşünce­lere kendisini kaptırır.
Kaygının daha pek çok sebebi olabilir:
  • Hedefin belirsizliği
  • Plansızlık
  • Güvensizlik
  • Kötü çalışma alışkanlıkları, çalışma metotlarını bilmemek
  • Beklenti düzeyi
  • Mükemmeliyetçi yaklaşım
  • Danışılacak kişilerin olma­ması
  • Görev ve sorumlulukları erte­leme
  • Arkadaş çevresinin olumsuz telkinleri
  • Öğrencinin önünde başarılı bir örnek olmaması
  • Aile ve çevrenin bilinçsizliği
  • Aileden kalıtım yoluyla getirilen davranışlar bunların arasında sayılabilir.
 SINAV KAYGISI YAŞAYAN ÖĞRENCİLERİN AİLELERİNE ÖNERİLER:
  • Anne, baba ve çocukların yaşadığı kaygının en önemli sebebi belirsizliktir. Çocuğun sınav sonucunun nasıl olacağı, dolayısıyla geleceğin bu du­rumdan nasıl etkileneceği, ya­şanacakların net olmayışı kay­gı yaşanmasına neden ol­maktadır. Dolayısıyla anne ba­balar çocuklarının okul yaşam­larıyla daha ilgili olmak, onu de­vamlı denetim altında tutmak, sınavlarının sonuçları hakkında bilgi sahibi olmak isterler.
  • Anne babalar bu zor sınav döneminde çocuklarını her za­man desteklemeli, ilgi göster­melidir. Çocuğunuzdan beklen­tiniz gerçekçi olmalıdır. Bunun için önce çocuğunuzu iyi tanı­malı, neyi başarıp neyi başa­ramayacağını bilmeli, onu öz­gün kişiliği içinde değerlendir­melisiniz.
  • Ailenin çocuğa ve sınava ilişkin olumsuz düşünceleri de gencin kaygı düzeyinde etkili olacaktır. Ailenin çocuğuna güvenmemesi, sınavın çok zor olduğu ve çocuğun bu sı­navı kazanamayacağı gibi o- lumsuz düşünceleri kaygıyı arttıracaktır. Anne baba ola­rak olumsuz düşüncelerinizi olumluya çevirmelisiniz.
  • Çocuklarınızı hiçbir zaman başkalarıyla kıyaslamayınız. Çocuğunuzun tek, diğerlerin­den farklı bir kişiliğe ve kapa­siteye sahip olduğunu unut­mayınız.
  • Aile olarak çocuğunuzun başarısını arttırmak yolunda yaptığınız davranışlar ve gös­terdiğiniz tutumlar amacınız dışında gelişebilir, yani başa­rısını arttırmak yerine moti­vasyonunu kırıcı bir rol oyna­yabilir. Çocuğun iyiliği adına yapılan bu davranışlar onu o- lumsuz yönde etkileyebilir. Oysa ki, çocuğunun kaygılı, verimsiz, huzursuz, mutsuz bir hazırlık dönemi geçir­mesini hiçbir anne baba iste­mez.
  • Ona olan sevginizin belli koşullara bağlı olmadığını, her durum ve koşulda sevip destekleyeceğinizi davranış­larınızla ve sözlerinizle belli etmelisiniz.
  • Sınavın sorumluluğunu ço­cuğunuza bırakmalısınız. Çocuğunuzun yerine getir­mesi gereken sorumluluk­larını üstlenmemeli, onu destekleyerek yardımcı ol­malısınız.
  • Çocuğunuzun olumlu dav­ranışlarını takdir etmeli, uy­gun olan her ortamda ba­şarılarını övmelisiniz. Olum­suz davranışlarını ise yapıcı olarak eleştirdiğinizde ço­cuğunuzun davranışları o- lumlu etkilenecektir. Anne babasının kendisine güven­diğini ve onu takdir ettiğini gören çocuğun kendine olan saygısı ve güveni de ar­tacaktır.
  • ”Kaygı bulaşıcı bir duy­gudur.” Anne babalar çocuk­larının en yakınında olan te­mel modelleridir. Çocuk duyduğunu değil, gördüğünü öğrenirve uygular.
Sınav döneminde sakin ve huzurlu bir aile ortamına sa­hip çocuklar; verimli, sakin ve başarıyla sonuçlanan bir sınav dönemi geçirecekler­dir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder